CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI YILMAZ’DAN İNANILMASI ZOR SÖZLER!

CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI CEVDET YILMAZ,”YIL SONU İTİBARIYLA İNŞALLAH BU YILKİ BÜTÇE AÇIĞIMIZ YÜZDE 5’İN ALTINA GELECEK. CARİ AÇIĞIN, BÜTÇE AÇIĞINI DÜŞTÜĞÜ, RİSKLERİMİZİN AZALDIĞI, İSTİKRARIN ARTTIĞI BİR DÖNEMDEYİZ.” DEDİ.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yıl sonu itibarıyla bütçe açığının yüzde 5’in altına inmesini beklediklerini belirterek enflasyonun da eylül ayında yüzde 50’nin altını görmesini, yıl sonunda ise Merkez Bankasının ortaya koyduğu bant çerçevesinde gerçekleşmesini beklediklerini söyledi.

Dış pazarda dünya genelinde talebin düşük seyrettiğini, bölgede jeopolitik gerilimlerin arttığını anlatan Yılmaz, şunları söyledi:

“Tüm bu jeopolitik ortam içinde ekonomik zorluklar içinde ihracatımızı artırmaya devam ediyoruz. Tüm ihracatçılarımızı gönülden tebrik ediyorum. Zorlu talep koşulları ve jeopolitik koşullara rağmen ihracatımızı artırmaya devam ediyorlar. Temmuz ayı itibarıyla ihracatımız 261,5 milyar dolara yükseldi. İthalatta azalış sürecimiz var. Artan ihracat azalan ithalatla birlikte cari dengemizde ciddi bir iyileşme var.

Cari açık bizim kalkınma sürecimizde en kritik unsurlardan biridir, en önemli darboğazımızdır, dış dengemiz. Geçen yıl bu zamanlar yüzde 6 civarı bir cari açığımız vardı. Bu yıl geldiğimiz noktada mutlulukla ifade etmek isterim ki cari açığımız yüzde 2’nin altına gerilemiş durumda. Yıl sonu itibarıyla göreceğiz yüzde 2’nin altında bir cari açık bekliyoruz. Bu da ne getiriyor dövize olan ihtiyacımızı azaltıyor, dış borçlanma ihtiyacını azaltıyor. Döviz üzerindeki baskıyı hafifletmiş oluyor. Bu açıdan çok kıymetli.”

Merkez Bankası rezervlerinde artış olduğunu, kur korumalı mevduatta ciddi bir gerilemenin söz konusu olduğunu dile getiren Yılmaz, ülke tarihinin en büyük deprem afeti için 2 yılda bütçeden ayrılan 2 trilyon liraya rağmen bütçe açığını kontrol altında tuttuklarını ifade etti.

Yılmaz, şöyle konuştu:

“Geçen yıl Orta Vadeli Program’da bütçe açığının milli gelire oranını 2023 sonu için yüzde 6,4 demiştik. Gerçekleşmemiz bundan iyi oldu, yüzde 5,3 şeklinde gerçekleşti. Bu yıl henüz güncel Orta Vadeli Programı açıklamadık ama birkaç hususta tespitlerimi de ifade etmek isterim; yıl sonu itibarıyla inşallah bu yılki bütçe açığımız yüzde 5’in altına gelecek. Bu da çok olumlu bir gelişme. Cari açığın, bütçe açığının düştüğü, risklerimizin azaldığı, istikrarın arttığı bir dönemdeyiz. CDS oranlarımız, ülke risk primlerimiz düşüyor, kredi notlarımız artıyor, dış finansa erişim kolaylaşıyor, döviz cinsi borçlanmanın maliyeti düşüyor.”

Temel önceliklerinin en büyük problem olan enflasyonu düşürmek olduğunu kaydeden Yılmaz, Orta Vadeli Program’da birinci yılı geçiş yılı olarak tanımladıklarını, bunun haziran ayı itibarıyla tamamlandığını, ikinci yılı dezenflasyon dönemi ve üçüncü yılı da kalıcı fiyat istikrarı yılı olarak belirlediklerini hatırlattı.

Yılmaz, geçiş sürecinde sağlam bir zemin oluşturulduğunu, bu zeminde enflasyonla mücadele edildiğini aktararak, “Haziranla birlikte dezenflasyon sürecimiz başladı. Ağustos rakamları çıktığında göreceksiniz. Yüzde 50’ye yakın bir oran çıkacak. Baz etkisi ve program etkisiyle. Eylül enflasyonu çıktığında yüzde 50 enflasyon oranının altını göreceğiz. Yıl sonu itibarıyla da Merkez Bankamızın ortaya koyduğu bant çerçevesinde bir sonuç bekliyoruz. Güncel Orta Vadeli Programımızda tüm bu makro rakamlarda daha kesin tahminlerimizi, beklentilerimizi ortaya koymuş olacağız.” diye konuştu.

Türkiye’nin savunma sanayinde elde ettiği başarının bir model olduğunu, göreve geldiklerinde yüzde 80’leri bulan dışa bağımlılığın yüzde 20 seviyelerine indiğini aktaran Yılmaz, geçen yıl 5,5 milyar dolar olan savunma ürünü ihracatının bu yıl 7 milyar dolara yaklaşmasını beklediklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin küresel bir cazibe merkezi haline gelmesine öncülük edecek yatırım taahhütlü avans kredisi, yüksek teknolojili yatırımlar için HIT-30 Programı gibi destek programlarını devreye aldıklarını dile getirerek, İEF’in bu seneki temasının teknoloji olarak belirlenmesini çok anlamlı bulduğunu kaydetti.

“Gençlerimiz bu alanlarda desteklendikleri sürece Türkiye’nin de onların da önü çok açık. Yalnız büyük sermaye gruplarına da buradan bir mesajım var; Lütfen AR-GE’ye daha fazla kaynak ayırsınlar, genç, özellikle teknolojik girişimcilik yapan gençlere daha fazla destek olsunlar daha çok yenilikçi üretime ve ihracata odaklansınlar. Başka bir çıkışımız yok. İnanın bunu yaparlarsa özellikle büyük sermayeye sahip şirketlerimiz mutlaka sermayelerinin, imkanlarının bir kısmını teknoloji alanına, genç girişimciliğe ayırırlarsa hem kendileri daha çok kazanırlar hem de ülkemiz ve gençlerimiz daha çok kazanır. Buna da yürekten inanıyorum.”

İzmir’in ihracatının ithalatından fazla olduğunu, bu nedenle İzmirlilere ve İzmir iş dünyasına teşekkür ettiğini aktaran Yılmaz, İzmirli ihracatçılara Ticaret Bakanlığınca sağlanan destek tutarının 2024 Ağustos ayında yaklaşık 560 milyon lirayı aştığını, geçen yıl mart ayında açtıkları Batı Anadolu Serbest Bölgesi’nin tam kapasiteye ulaşmasıyla bölgeye 20 bin civarında istihdam katkısı sağlanmış olacağını dile getirdi.

İzmir Enternasyonal Fuarı’nın tarihine yakışır bir şekilde güçlendirilmesi, zenginleştirilmesi ve uluslararası niteliğinin kuvvetlendirilmesi gerektiğini kaydeden Yılmaz, bu konularda yapılacak her türlü çalışmaya katkı vermeye hazır olduklarını sözlerine ekledi.

KAYNAK: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir